. : Duyurular :  Elif Şafak resmi web sitesi: http://www.elifsafak.com.tr / Elif Şafak’ın twitter adresi: http://twitter.com/Elif_Safak / Facebook: http://www.facebook.com/Elif.Shafak
    Elif Şafak´la yeni kitabı ´Şemspare´yi konuştuk. Şafak, yeni bir romana başlamanın sancıları içinde sorularımızı yanıtladı. ´Bence bir Türk yazarın hiç ama hiç politikayla ilgilenmemek...Devamı >>

  Elif Şafak´ın mart başında çıkan yeni romanı "Aşk" kısa sürede en çok okunanlar arasındaki yerini aldı. Şafak önceki romanlarında olduğu gibi yine toplumsal kuralların, geleneklerin, gö...Devamı >>



Yazılar
Delikli Anlatılar

Biyografi Orta Çağlarda da mevcuttu mevcut olmasına da, bir biyografi ve bilhassa otobiyografi geleneğinin şekillenebilmesi ancak Rönesans tan sonra mümkün olabildi. Rönesans hümanizmiyle birlikte, insanı iflah olmaz bir günahkâr addeden Ortodoks Hıristiyan bakış açısı hakimiyetini yitirdi. Bu kökten değişim yeni sanat ürünlerinin doğuşunu hızlandırırken, önceki dönemlerde son derece kısıtlı bir biçimde üretilen portre, günlük ve biyografi yaygınlaştı. Benzer sebeplerden ötürü, ressamların, yaptıkları resimlerin altına imza atmaları da 1500 lü yıllardan sonra yaygınlaştı. Yaşama ve bireye bakıştaki bu keskin dönüşümün en çarpıcı ifadelerinden biri de otobiyografiydi. Otobiyografi, hâlen sürmekte olsa da tamamlanmamış bir yaşamı ya da yaşamın tamamlanmış bir kesimini anlatıyordu. Bu anlamda otobiyografi geleneği her zaman "deliksiz" bir anlatı olarak kaldı.

 

Slavoj Zizek, Batı felsefesine temel oluşturan düşünürleri ve düşünce kalıplarını incelerken ilginç bir örnek verir. Romanya da Çavuşesku iktidarı devrildiğinde, insanlar sokaklara dökülüp adeta birer serseri maymun gibi oraya buraya koşturmaya başlarlar. Ellerinde, kızıl yıldızı kesilip çıkartılmış bayraklar taşımaktadırlar. Devrilen rejimi simgeleyen yıldız çıkartıldığında bayrağın ortasında bir delik kalmıştır. Halk bu delikli bayrakları sallayarak birbirinden oldukça farklı sloganlar eşliğinde ortak bir heyecanı yaşamaktadır. Adeta geçmişe dair tüm öfkeleri ve geleceğe dair bütün beklentileri bayraktaki o deliğin etrafına üşüşmüştür. Slavoj Zizek e göre, bir şeyin "oluş" halini bu kadar iyi anlatan çok az örnek vardır. Bayrağın ortasındaki delik henüz anlamlandırılmamış, ele geçirilmemiş, tamamlanmamış olandır. Eşdeyişle, bu deliğin üzerinde henüz herhangi bir hegemonya kurulmamıştır. Bu boşluk çok farklı şekillerde doldurulabilir, delik farklı biçimlerde yamanabilir ama şu anda onu bu kadar çekici yapan tam da bu hareketlilik, bu oluş süreci, bu ihtimaller bolluğudur. Ve işte bu yüzden söz konusu sahne geçici olmaya mahkumdur. Delik bir belki, bir keşke, bir acaba, bir soru işareti, bir duraksamadır ve bu haliyle her yöne sapabilir, her şekle tamamlanabilir. Ama nasıl bir hal alırsa alsın, bir daha asla kendisi olamaz. Bu yüzden de delik, topu topu kısa, kısacık ve muhakkak ki geçici bir süre için oradadır.

 

Bir yazın tarzı olarak roman, böylesi bir delikten yola çıkar. Roman ilerledikçe, olaylar gelişip karakterler belirginleştikçe, delik de biraz daha kapanmış olur. En nihayetinde roman tamamlandığında, anlatılan hikayeler bir sona olmasa bile bir bütüne kavuştuğunda, delikten eser kalmayacaktır. Böyle bakıldığında, aslında her roman başlangıcına ihanet ederek ulaşabilir sonuna.

 

Oysa çekici olan delikten aşağı esen rüzgârın, sızan ışığın getirdiği oluş sürecidir. Bu yüzden de yazarın romanıyla henüz yazma aşamasındayken kurduğu ilişkinin, roman tamamlandıktan sonra kaybolduğunu düşünüyorum. Meselenin en çarpıcı noktası da burası zaten. Bir roman, tamamlanıp basıldığında, piyasaya çıkıp okura ulaştığında, yazarından çoktan kopup uzaklaşmış olabiliyor. Eğer böyleyse aslında yazarın romanla kurduğu ilişkinin en sıcak olduğu zaman bir türlü çakışamıyor. Bu durumda romancının çıkıp da kendi romanını tanıtmaya çalışması da, sönmüş bir tutkuyu taze bir heyecanla anlatmaya çalışmaktan öteye geçemiyor. Ve belki de romanın, o romanı yazandan sorulmasının da bir anlamı kalmıyor.

 

E Dergisi, Sayı 16, Temmuz 2000

 

İzlenme : 4051
Geri Dönmek İçin Tıklayın
www.elifsafak.com.tr      :                                                         © 2006 - 2024 www.elifsafak.us