. : Duyurular :  Elif Şafak resmi web sitesi: http://www.elifsafak.com.tr / Elif Şafak’ın twitter adresi: http://twitter.com/Elif_Safak / Facebook: http://www.facebook.com/Elif.Shafak
    Elif Şafak´la yeni kitabı ´Şemspare´yi konuştuk. Şafak, yeni bir romana başlamanın sancıları içinde sorularımızı yanıtladı. ´Bence bir Türk yazarın hiç ama hiç politikayla ilgilenmemek...Devamı >>

  Elif Şafak´ın mart başında çıkan yeni romanı "Aşk" kısa sürede en çok okunanlar arasındaki yerini aldı. Şafak önceki romanlarında olduğu gibi yine toplumsal kuralların, geleneklerin, gö...Devamı >>



Yazılar
Teselliyi kitaplarda aramak...

Bazen bir kitap “gerçek” dünyanın veremediklerini verir bize. Dışarıda toz duman.

Birikmiş husumet, gemi azıya almış hamaset, sözlü fiziksel şiddet, kutuplaşmaya can atan bir toplumsal yapı, Öteki’ni dışlama politikaları, miting meydanları, siyasi belirsizlik, kolektif koyvermişlik... derken göz gözü görmüyor nicedir.

Böyle zamanlarda iyi yazılmış bir kitap okumak kadar çok az şey kötümserlik kuyularından çıkartabilir bizi. Çıkartıp da gösterebilir hayatın başka yüzlerini, başka hayatlardaki teselli verici benzerlikleri, unuttuğumuz insanlık hallerini. Çok az kitap dar zamanlarda moral ve ışık verebilir insana. Ve iyi yazılmış kitaplar arasında da pek azı hem akıl-analiz hem vicdan-duygu ürünüdür kanımca. Genellikle akılla yazılan kitaplarda vicdan, vicdanla yazılanlarda akıl bir adım eksik kalır. Feride Çiçekoğlu’nun Vesikalı Şehir’i ise iki kefesi de tamamen dolu bir yapıt. Seyrede seyrede büyüdüğümüz, aynasında kendimizi bulduğumuz Türk filmlerinin daha evvel fark etmediğiniz ortak noktalarını buldurtan, filmler üzerinden hem toplumsal tarihimizin seyrüseferini hem kadın-erkek ilişkilerindeki şaşmaz kalıplarını ortaya koyan bir kitap. “Şefkat”le yazılmış adeta, bilgi birikimi kadar vicdan birikimiyle vücuda gelmiş. Bugünlerde yüreği sıkışan, sevecek sevinecek bir şeyler arayan, elde-değil karamsarlığa kapılan herkese hararetle tavsiye edilecek bir kitap Vesikalı Şehir.

Gece çökünce kadınlarını ürkütür şehir. Ürkütür çünkü erkekleşir. Yürüdüğünüz sokak, hani her gün geçip gittiğiniz güzergâh ansızın yabancılaşıverir; tanıdık bir sima bile huzursuz eder sizi eğer tek başına bir kadınsanız yolda yürüyen. Gece sokaklar tümden erkek, kaldırımlar gene ne hâlâ kadındır. Feride Çiçekoğlu işte her şeye rağmen sokaklara çıkan, özel alanın-koca kanadının güvenliğine sığınmayan ya da sığınamayan kadınların sinemasal hikayelerini takip eder. Bunu yaparken alabildiğine cömert ve önyargısız bir “biz” içine alır, “şehirde yalnız gezen, gece gezen, bir erkeğin himayesine ihtiyaç duymadan şehirle bütünleşen, yani şehri bir metropol haline getiren kamusal alandaki tüm kadınları.”

“Gençliğini tarihin rüya gördüğü bir anda yaşamış” olan Feride Çiçekoğlu, “yazar EGO’su” denilen malum rahatsızlıktan zerre kadar nasibini almadan, titizlikle ve tevazuyla yaklaşmış sinema-şehir-kadın üçgenine. “Kadının tanımlanmış eş ve anne rollerinin dışında bir kimlik bulabilmesi ancak metropole dönüşen şehirde mümkündür. Şehrin ve sinemanın ortak nabzı o yüzden kadının damarlarında atar,” fikrinden hareketle. Yazarının bu kadar bilgili-birikimli olduğu halde bilgiyi kendine iktidar heykelcikleri yontmak için kullanmadan yazdığı, hatta kendini geriye çekip salt inceleme konusunu öne çıkarmakla yetindiği kitaba esin veren film ise “Vesikalı Yarim.”

Yazara göre 1950’lerden beri Türk filmlerinde tekrar eden kalıplara yeniden dönüş yapılıyor 2000’lerin filmlerinde. Kadın-erkek ilişkileri bakımından belki de bir adım ileri, iki adım geri.... Ama Feride Çiçekoğlu bir tükenişin tanıklığını yapmak yerine yeni bir söylemin müjdesini vermeyi yeğliyor sonunda. 2000’lerle beraber Türk sinemasına ve topluma nüfuz eden bu yeni zaman-mekân ilişkisini ve yeni söylemi, “henüz grameri oluşmamış bir dil” diye tanımlıyor. Henüz parça parça, kırık cümlelerle. Grameri oluşmamış bir dille yazıyor konuşuyor tartışıyoruz. Belki de bu yüzden bir türlü tam olarak senkronize olup milletçe birbirimizi anlayamıyoruz. Ama bu kaosun içinde bir ahenk, tekerrürün ortasında bir yeni kültürel açılım ve sinema-kadın-şehir üçgeninde sevilesi kadınlar, sevilesi bir İstanbul görüyor Feride Çiçekoğlu. Ve ikna ediyor okurunu bu hayali beraber kurmaya...

Bugünlerde iyi kitap okuma ihtiyacı duyanlara duyurulur...

 

03.06.2007

 

İzlenme : 3224
Geri Dönmek İçin Tıklayın
www.elifsafak.com.tr      :                                                         © 2006 - 2024 www.elifsafak.us