. : Duyurular :  Elif Şafak resmi web sitesi: http://www.elifsafak.com.tr / Elif Şafak’ın twitter adresi: http://twitter.com/Elif_Safak / Facebook: http://www.facebook.com/Elif.Shafak
    Elif Şafak´la yeni kitabı ´Şemspare´yi konuştuk. Şafak, yeni bir romana başlamanın sancıları içinde sorularımızı yanıtladı. ´Bence bir Türk yazarın hiç ama hiç politikayla ilgilenmemek...Devamı >>

  Elif Şafak´ın mart başında çıkan yeni romanı "Aşk" kısa sürede en çok okunanlar arasındaki yerini aldı. Şafak önceki romanlarında olduğu gibi yine toplumsal kuralların, geleneklerin, gö...Devamı >>



Yazılar
İnsanın insana ettiği

 

BEN bu yazıyı kaleme alırken Haiti´de enkazın altından 25 yaşında bir kadının çıkarıldığı haberi düştü dünya ajanslarına. Depremin ardından tam yedi gün geçtikten sonra. Kadın, artık sadece bir toz ve taş yığınına dönüşmüş koca bir binanın altından kurtarıldı. Onun kederli yüzünü çeken uluslararası basın mensupları, bilerek ya da bilmeyerek, fonda bir başka görüntüyü daha yakaladı. BBC ve CNN ekranlarında defalarca döndü bu görüntü. Baktım, baktım, baktım. Beynime işledi.

Her afetten sonra vakit kaybetmeden hemen o bölgeye giden, işini gücünü bırakıp dünyanın bir ucuna yardıma koşan insanlara dikkat ediyor musunuz? Hiçbir mecburiyetleri olmadığı halde, kendi rahat yaşamlarını bırakıp koşturan, üstelik hiç mi hiç tanımadıkları insanların acılarını bir nebze olsun azaltmak için gece gündüz çalışan bu gönüllüler bence insanlığın yüz akıdır. Peki bu yardım gönüllüleri, saatlerce süren aramalardan sonra, onca enkazın, acının ve umutsuzluğun altından bir insanı kurtarınca ne hissederler?

İşte Haiti´den en son yansıyan görüntülerde bunu izliyoruz. 25 yaşındaki kadın enkazdan çıkarıldıktan hemen sonra onu kurtaran iki yardım gönüllüsü sevinçten dans ediyor. Birbirlerine sarılmış bağırıyorlar. Çocuk gibi mutlular. Biri kahkahalar atıyor. Biri gözyaşlarını siliyor. Az şey mi? Bir insan kurtardılar. Hikâyeleri, hüzünleri, sevinçleri ve beklentileriyle tıp tıp atan bir yüreği taşların altından çekip çıkardılar. Tüm dünya olan biteni uzaktan kayıtsız gözlerle izlerken, onlar tam anlamıyla ellerini taşın altına koydular.

Sokağın ortasında, feri sönmüş bunca gözün arasında iki yardım gönüllüsü dans ediyor, sadece kendilerinin duyduğu bir melodiyle ve kederli bir sevinçle. Adamlardan her ikisi de başka ülkelerden. Muhtemelen Haiti´ye ilk gelişleri bu. Kurtardıkları kadını tanımıyorlar. Ne dilleri ortak, ne kültürleri, belki ne de dinleri. Ama hiçbir şeyin önemi yok. İnsan olmak yetiyor da artıyor. Dünyanın bir ucundaki bir insanın parmağı kanadığında onun acısını yüreğinde hissedebilecek kadar ruhen ve zihnen açık insanlar var. Kimseyi kendinden aşağı görmeyen, ayrımcılık yapmayan, insanlığı kategorilere bölmeyen, şiddet değil şefkate ve muhabbete inanan insanlar....

Ve öbür yanda bunun tam zıddı var. Amerika´da fanatik sağ görüşlü Hıristiyan Evangelistlerin Haiti hakkındaki açıklamaları tüyler ürpertici. Ünlü bir radyo şovmeni ve onun gibi düşünenler adeta Haitililerin bu felaketi hak ettiklerini söylüyorlar. "Vudu yapıyorlarmış. Büyü yapıyorlarmış. Bu yüzden bu deprem gelmiş başlarına." Başkasının acısına tepeden bakan, öteki ile en ufak bir empati kuramayan, yardım etmeye çalışmak yerine uzaktan ahkâm kesen ve kendini herkese ve her şeye üstün zanneden bu kibirli yaklaşım ne yazık ki her yerden çıkıyor.

İnsanlık tarihi, insanın insana ettiklerinin hikâyesidir. Bir tarafta, hiç tanımadıkları ve bir daha hiç görmeyecekleri bir yabancının hayatını kurtarmak için işini gücünü bırakıp giden, canla başla çalışan insanlar. Onlara "gönüllü" değil, "gönlü güzeller" demeli belki de. Ve varlıklarını desteklemeli. Madem onlar gibi yollara düşüp dünyanın en yardıma muhtaç bölgelerine gidemiyoruz, hiç olmazsa maddeten yardım etmeli bu tür sivil kuruluşlara, elden geldiğince. Bir tarafta onlar, bir tarafta da Haitilileri başlarına gelen felakete müstahak olmakla eleştirenler. Bir başkasının acısına değil ortak olmak, uzaktan donuk ve soğuk bir nazarla bakanlar. Her iki uç da var bu dünyada. Ademoğulları, Havvakızları savruluyoruz bir uçtan bir uca...

 

21.01.2010

 

İzlenme : 3009
Geri Dönmek İçin Tıklayın
www.elifsafak.com.tr      :                                                         © 2006 - 2024 www.elifsafak.us