. : Duyurular :  Elif Şafak resmi web sitesi: http://www.elifsafak.com.tr / Elif Şafak’ın twitter adresi: http://twitter.com/Elif_Safak / Facebook: http://www.facebook.com/Elif.Shafak
    Elif Şafak´la yeni kitabı ´Şemspare´yi konuştuk. Şafak, yeni bir romana başlamanın sancıları içinde sorularımızı yanıtladı. ´Bence bir Türk yazarın hiç ama hiç politikayla ilgilenmemek...Devamı >>

  Elif Şafak´ın mart başında çıkan yeni romanı "Aşk" kısa sürede en çok okunanlar arasındaki yerini aldı. Şafak önceki romanlarında olduğu gibi yine toplumsal kuralların, geleneklerin, gö...Devamı >>



Yazılar
Zoraki evlilik

 

Hiç dikkat ettiniz mi, "Evli çiftler arasında tecavüz diye bir şey olmaz. Koca ne zaman arzu etse, karısı onunla beraber olmaya mecburdur" diye düşünenlerin hepsi nedense erkek. Vicdanının sesini dinleyen ve dünyadan haberdar olan hiçbir kadın böyle bir iddiada bulunamaz. Çünkü öyle evlilikler vardır ki, cehennemden beterdir. Azaptır. Her senesi, her günü, her dakikası... Bunu yaşayanlar bilir. Ama onlar ezikliklerinden çıkıp konuşamazlar, dertlerini anlatamazlar. Hem utanırlar. Küskün ve kırık... Sadece etraflarındaki birkaç kişiye dert yanabilirler, o kadar. Bu kadınların sesi yok. Ama bu demek değil ki kendileri de yok. Demek değil ki, hikâyeleri de yok.
O kadar çok kadından mektup ya da e-mail alıyorum ki. Sadece Türkiye´nin farklı yörelerinde değil, yurtdışında yaşayanlardan da. Gençler de var aralarında, çoktan anne, hatta anneanne olanlar da. Hapishaneden yazanlar da var, gurbetten yazanlar da. Zorla evlendirilenlere de rastlıyorum, gençlikte bir başına sevdiğine kaçıp sonradan pişman olanlara da. "Bir arkadaşımın başından geçen kötü bir evliliği anlatmak istiyorum" diye yazıp aslında kendi hayatlarını anlatanlar var; "Benim hayatımdan roman olur yazarlara" diyenler de.
İncinmiş yürekler, anlatılmamışlıklar, anlaşılmamışlıklar... Çoğu bir başınalıktan şikâyet ediyor. Ailelerinden yeterince destek görememekten. Bir kez "koca evi"ne gidince "baba ocağı"nın kapısının kapanmasından dert yanıyorlar. Aralarında, koca dayağından bunalıp ailesinin yanına dönen ama bizzat kendi babaları tarafından gene kocalarına teslim edilenler var. Bir başlarına çocuk büyütmenin zorluklarından bahsediyorlar. Ve evlilik içi şiddetten.
Yakınlarda, Almanya´da yaşayan tüm göçmenleri, dolayısıyla Türkleri de yakından ilgilendiren bir yasa çıkarıldı. Evlatlarını zorla evlendiren anne babalar hakkında dava açılabilecek ve 5 yıla kadar hapis cezası verilebilecek. Bireyler kendi başlarına şikâyetçi olabilecekleri gibi, aileler gözlemciler tarafından denetlenecek.
Elbette burada tek amaç, gençlerin herhangi bir baskı altında kalmaksızın, özgür iradeleriyle hayatlarını çizebilmelerine yardımcı olmaktan ibaret değil. "Toplumun bütününe uyum" göstermeyen göçmen aileler üzerinde yeni bir denetim mekanizması kuruluyor. Göçmenlerin dil kurslarına gidip gitmedikleri, bulundukları ülkenin temel değerlerini yeterince kanıksayıp kanıksamadıkları ölçülüyor. Artık bir anlamda devlet, ailelerin içişlerine müdahale etmeye başlıyor.
Almanya´da sessiz sedasız ama kararlı bir şekilde yeni bir dönem başlıyor. Çokkültürlülük esasına dayalı ve farklı toplulukları mozaik gibi gören "multikulti felsefesi" ayan beyan sona erdi. Bundan sonra tek kriter var: Asimilasyon. Ne yazık ki göç ve göçmen karşıtı aşırı sağ bir söylem, bu zeminde kendine yer açabiliyor. Almanya´daki gelişmeler önemli, düşündürücü. Ve bu model tutarsa, hızla diğer Avrupa ülkelerine de yayılacaktır.
Öte yandan, iğneyi başkasına çuvaldızı kendimize batırmamız lazım. Ortada bir hakikat var. Gerek Almanya´da ve Avrupa´nın çeşitli noktalarında, gerekse Türkiye´nin farklı yerlerinde nicedir zoraki evlilikler kuruluyor ve bundan en çok kadınlar ve çocuklar zarar görüyor.
Türkiye´nin özgürlük, adalet ve eşitlik ilkelerini özümsemiş bir ülke olması herkesin ortak temennisi. Ama unutmayalım ki bazı yasaklar/baskılar hiçbir yerde yazılı olmadıkları halde hissedilirler olanca ağırlıklarıyla. Cinsiyet ve cinsellikle ilgili kalıplarda olduğu gibi.

 

28 Ekim 2010

 

İzlenme : 2987
Geri Dönmek İçin Tıklayın
www.elifsafak.com.tr      :                                                         © 2006 - 2024 www.elifsafak.us