Elif Şafak’ın bir bebeği oldu. Anne olmanın mutluluğunu doya doya yaşayamadan öyle işler geldi ki başına, bir kadın için zaten zor olan doğum sonrası süreci muhtemelen daha da ağırlaştı. Öncelikle hem ona hem bebeğine hem de değerli eşine, şu fırtınalı günlerde ve sonrasında sağlık dilemek istiyorum.
Elif Şafak’ın bir bebeği oldu. O şimdi bir anne. Edebi anlamda yaratıcılığa adanmış ömrüne şimdi bir başka yaratıcılığın duygusu eklendi. Bu duygunun onun yazarlığına neler katacağını, tüm okurları gibi ben de çok merak ediyorum doğrusu.
***
Bir bebek, her türlü kötülükten uzaktır. Hiçbir hırsı, hiçbir kötü niyeti ya da menfaat duygusu yoktur bebeklerin. Elif’in kitabını okumaya bile tenezzül etmeden onu “Türklüğü aşağılamak”la suçlayıp mahkeme kapılarında geçmiş çağları hatırlatan gösteriler yapanlar, bebekliklerindeki masumiyeti sonsuza kadar kaybetmişliğin acısıyla çıkıyorlar belki de yaratıcı düşüncenin karşısına. Hayat boyu aldıkları yaraları birer doğum lekesi gibi taşıdıkları için gerçeklerden böylesine nefret ediyorlar. Birkaç gecelerini ayırıp kitabını okusalar, pek çok duyguya tercüman olduğu için teşekkür edecekleri bir yazara kulaktan dolma bilgilerle saldırıp tatmin olmaya çalışıyorlar.
***
Kıymetlim diyordu ki askerlik dönüşü bana hediye ettiği “Günlüğü”nde:
“Dünya basınında yer alan fotoğrafta, Elif Şafak’ın uzaklara dalgın dalgın bakan resmi yanıyor. Resmi yakan delikanlı çok bildiğimiz o dizilerden fırlamışa benziyor ve fotoğraflanmaktan duyduğu sevinci gizleyemeyen bir ifade var yüzünde. O görüntü televizyonda yayımlanırken Elif Şafak ne yapıyordu acaba? Bebeğini mi emziriyordu? Yoksa onun küçük başını omzuna koymuş gazını çıkarmaya mı çalışıyordu? Bebeğini emzirirken kendisini ruhen linç etmeye çalışanları televizyondan seyreden bir kadın yazar görüntüsü, eşsiz bir film sahnesi gibi canlanıyor gözlerimin önünde. Kötülükle iyiliğin evrensel yarışından bir kesit...”
***
“İyi Türkiye bunlara layık değil” demiş Elif Şafak verdiği bir röportajda. “İyi Türkiye”den ne kastettiği sorulduğu zaman da şu cevabı vermiş: “Sivil toplum. Medyanın, mesleki kuruluşların büyük kesimi, okullar... Tüm bunlar, ilerlemeyi mümkün kılan bir rol oynayarak, Avrupa’ya eklemlenmiş daha iyi bir ülke için mücadele veriyor.”
Yazarların zaman zaman sanatsal hırslarına ya da dünyaca meşhur olma arzularına teslim oldukları doğrudur, evet. Ama içimiz rahat olsun; çünkü Elif Şafak bunlara en uzak olduğu zamanlarını yaşıyor hayatının. Bebeği onu tüm kötülüklerden uzaklara, evrensel iyiliğin ülkesine çoktan götürmüş olmalı. Bebeğiniz anlatamadığı bir gaz sıkıntısı nedeniyle ağlarken size Nobel de verseler fazla sevinemezsiniz çünkü.
HHH
Elif Şafak’ın bir bebeği oldu. “İyi Türkiye” saflarına bir kişi daha katıldı. Onun masumiyetinden yayılan iyilik eminim kötülüğü bir adım daha geriletecektir. Yani iyi ki doğdun Şehrazat Zelda bebek. Dualarımız sen, annen ve baban için.
İclal Aydın, Vatan, 28.09.2006
|