Elif Şafak’a ulaştım e-posta yoluyla. Merak ettiğim soruları sordum ve o da sağolsun beni kırmayıp cevapladı. Bu da Kültürazzi’nin ilk röportajı olmuş oldu.
PEMBE KALBİMİZİN ENERJİ HALESİNDEKİ RENK
Aşk büyük ilgi gördü ve 200 bin gibi bir sayıya ulaştı. Bazı erkek okurların kapak rengine itirazı oldu. Bu itirazı duyunca ne düşündünüz?
-İlk başlarda bunun üzerinde durmadık. Ama sonra baktık ki mesele ciddi. Pembe rengin bazı erkek okurları bu kadar rahatsız edeceğini hiç tahmin etmemiştik.
Aşkın rengi pembe olmalı diye düşünerek mi karar verdiniz yoksa kız çocuk sahibi olmanın getirdiği bir durum muydu bu?
-Evet, ilk defa bir kitabım pembe kapakla çıktı. Pembe edebiyat dünyasında çok kullanılan bir renk değil. Hele böyle tek başına. Ama neden olmasın diye düşündük. Pembenin bu tonu kalp çakrasının yaydığı pembe. Kalbimizin enerji halesindeki ton. Biz de bunu korumak istedik.
Nüfus kağıtlarıyla başlıyor daha renklerin cinsiyetlere göre belirlenmesi. Ne diyorsunuz bu ayrımcılığa?
-Kundaktan başlıyor pembe-mavi ayırımı. Kız çocuklarını pembe, oğlan çocuklarını mavi giydirerek daha ilk günden başlıyoruz ayırmaya. Erkek adama pembe yakışmaz diye öğretiyoruz. Halbuki erkeğe de pembe, kadına da mavi yakışır. Herkese her renk yakışır. Hepimizin içinde bütün renkler mevcut.
Aşk renk değiştirir mi gerçekten?
-Aşkın aşamaları varsa şayet, ki bence var, o zaman evet. Aşk da renk değiştirir. Aşk ivme kaybedip monotonlaşınca pembeden kahverengiye; dostluğa dönüşünce turuncuya; çatışmaya dönüşünce koyu laciverte dönüşür.
Elif Şafak’ın renklerle arası nasıldır, mesela sizin renginiz hangisi?
-Benim üç temel rengim var. Kılık kıyafette siyah, enerjide mor ya da eflatun severim. Bir de sarının belli bir tonunu çok severim. Ama pek dışa vurmam bu sevgiyi. Öyle platonik bir sevgi. İçe kapanık bir yanım var. Kaç yaşıma gelirsem geleyim bir tarafım hep yabani. Ama hayal dünyama çekildiğim zaman bütün renkler en ışıklı halleriyle zihnimde beliriyor. Benim için hayal alemi “gerçek” dünyadan daha renkli.
Aşk kriz döneminde best-seller oldu. İyi kitap kriz dinlemez diyebilir miyiz?
-Aşk iki K’ya rağmen best-seller oldu: Kriz ve korsan. Bu kitabı best-seller yapan tek bir kaynak var: Okurlar. Kulaktan kulağa yapılıyor kitapların tanıtımı. En samimi reklam okurun yaptığı reklam. Okurla beraber yaratıyoruz aslında manayı. Ben okur dendiği zaman aktif olarak yazma, yaratma sürecine dahil olan birini anlıyorum.
Maçolar için “Aşk”ın gri kapaklısı çıktı
MİRAÇ ZEYNEP ÖZKARTAL
Elinde pembe bir kitapla görünmek istemeyen erkeklerin talebi karşılık buldu. Yarından itibaren Elif Şafak’ın “Aşk” kitabının kül rengi versiyonu da piyasada
Bir kitap alırken kıstaslarınız nedir? Yazarı, içeriği, türü, popülerliği, belki fiyatı... Ama ya rengi? Bu da oldu ve Elif Şafak’ın “Aşk” romanı pembe kapağı nedeniyle erkek okurlardan şikayet aldı.
“Pembe kitap bizi bozar” dedi “delikanlılar” ve Şafak’ın imza günlerinde bu dertlerini yazara aktardılar: “Biz kitabı sevdik, evde veya yakın çevremizde rahat okuyoruz ama topluluk içinde pembe rengi saklama gereği duyuyoruz.”
Halbuki pembe kitap kapağından korkan erkek soyu, giyim kuşamında bu rengi “keşfetmiş” durumda... Gittikçe daha fazla pembe gömlek / omza atılan pembe kazak görüyoruz örneğin. Hatta Nike, Mercurial Vapor diye pespembe bir futbol ayakkabısı bile üretti.
Ama pembe kitap fobisinin fitilini, AKP’nin düzenlediği Kütüphane Söyleşileri’ne katılan Şafak’ın bir erkek okuru ateşledi: “Pembe kapaklı bir kitapla ortalıkta dolaşamıyorum.”
Bu itiraf üzerine Hikmet Bila Vatan gazetesindeki köşesinde “Pembe korkusu” başlıklı bir yazı yazdı. “Türkiye’de erkek pembeden rahatsız olmuyor ki... Pembeden korkuyor. Ödü kopuyor” diyordu Bila. Çünkü onlar “erkek”ti, pembe ise “kız rengi”.
Ama “pembefobik” erkeklerin istediği oldu. Doğan Kitap, pembe kapağa alternatif, kül rengi bir kapak tasarladı “Aşk” için ve 20 bin özel baskı yaptı (pembe kitap 180 bin basılmıştı).
Kısacası artık kitap raflarında da harem selamlık var; bir türlü yan yana duramayan kadınla erkek, kitap kapağında da ayrılacak birbirinden... Pembenin karizmasını çizdiğini düşünenler, ellerinde gri bir kitapla göğüslerini gere gere dolaşacaklar.
“Edebiyat dünyası bile pembeyi ‘ciddi edebiyat’ın rengi olarak görmüyor”
Elif Şafak
Kapağın alternatif rengi, kül rengi neyi simgeliyor?
Pembenin “kadınsı ve şekerriz” görüldüğü yerde, kül rengi “erkeksi”liği simgeliyor. Ağır olmak, ciddi olmak, duygularını fazla dışa vurmamak, duygusallıktan ve kadınsılıktan uzak durmak... Yani pembeden rahatsız olanlar için bir alternatif.
Siz de yıllarca pembeye karşı önyargılı olduğunuzu söylemiştiniz. Pembe neyi simgeliyor?
Edebiyat dünyası, toplumun ve kültürün genelgeçer kalıplarından uzak bir yer değil. Biz de pembeyi hep kelebeklerin, prenseslerin dünyasıyla, önemsiz işlerle özdeşleştiriyoruz. Pembeyi “ciddi edebiyat”ın rengi olarak görmüyoruz.
Şahsen ben de pembe sevmezdim. Zaten pembe kıyafetler giyebilen biri değilim. Hep koyu renkler, mümkünse siyah tercih ederdim. Baktım ben de epey önyargılıymışım bu renge. “Aşk”ın pembe kapağını tasarlarken kendi önyargılarımı da aşmak istedim. O zaman gördüm ki pembe güzel, sıcak, sahici, iddialı bir renkmiş aslında. “Aşk”ın kapağında kullanılan pembe, Doğu mistisizminde kalp çakrasının rengi. Kalbimizin yaydığı enerjinin rengi.
“Bebeklere doğar doğmaz renk ayrımcılığı uyguluyoruz”
Pembe kapak ilk tasarlandığında ne düşünmüştünüz?
Ben de hafif bir tereddüt yaşadım. Biz romancılar istiyoruz ki kitaplarımız ve fotoğraflarımız “ciddi ve derin” görünsün. Bunlar klişe. Ben kendi kafamdaki klişeleri sorguluyorum. Bir kitap hem pembe hem ciddi olamaz mı? Olur.
Bir renge femininite atfetmek ve bu nedenle tedirginlik duymak fazlaca maço değil mi? Siz bir kadın olarak nasıl değerlendiriyorsunuz bunu?
Pembeden rahatsız olmak tabii ki maço bir davranış. Ama bunu sadece erkekleri eleştirerek değiştiremeyiz. Bence biz anneler başlatıyoruz bu klişeleri. Bebeklere doğar doğmaz renk ayrımcılığı uyguluyoruz. Kızsa pembe tulum, erkekse mavi tulum alarak başlatıyoruz. Bir çocuk pembe tişört giyse babası hemen huylanıyor, “Oğluma pembe mi giydirdiniz?” diye. Böyle büyüyen nesiller de pembeden rahatsız oluyor tabii. Önce biz annelerin renklere tavrının değişmesi lazım.
Yazarın kitabının tasarımını okurun talebine göre şekillendirmesi bir gereklilik mi?
Bence insan ilişkileri büyük oranda uzlaşmaya dayalıdır. Bunda bir fenalık görmüyorum. Beraber yaşamanın bir gerekliliği bu. Sonuçta biz pembe kapağımızdan vazgeçmiyoruz, “Aşk” romanı pembe kapaklı basılmaya devam ediyor. Ama pembeden bu kadar rahatsız olanlar için bir alternatif üretiyoruz. Okurun taleplerini dinliyor, önemsiyor ve bir seçenek sunuyoruz.
Pembenin karakteristik özellikleri
- Tüm renk karakterleri içinde en zarifi. İdealizmi en saf biçimde ortaya koyar. Saygı, şükran ve sadakatin simgesidir. Hiçbir ayrım yapmadan yöneticilik vasfı taşır. Yumuşak, sıcak ve koruyucu özelliklerin sahibidir.
-Negatif insanlarda bir üstünlük kurma niteliğine sahip olması, bu rengin toplumdan soyutlanmasını meydana getirmiştir. Pembeler bazen de fanatikçe egemenlik duygusu geliştirir, kendilerine pek saygı duymaz, bazı problem ve dertlerini mutlaka bir başkasının çözmesini bekler.
-Pembe baş ağrısı, yüksek tansiyon ve kronik sinir bozukluklarını kontrol altına alır. Çalışırken çok yoğun çaba harcayanların pembe rengi kullanmalarında büyük yarar vardır.
“Erkekler kitabı kaplayarak okuduklarını söyledi”
Deniz Yüce Başarır / Doğan Kitap Genel Yayın Yönetmeni
Elif Şafak’ın okurlarla buluşmaları sırasındaki sohbetlerde çıktı kül rengi kapak fikri. En azından ilk tohum atıldı. Erkek okurların azımsanamayacak bir kısmı, kitabı kaplayarak okuduklarını belirtti. Üzerlerindeki “Erkek adam pembe kitap okumaz” baskısından söz ettiler. Yazarla paylaşılan bu sıkıntı, yayınevi olarak bize de iletildi. Mailler aldık. Hatta bizzat tanık olduk. Bunun üzerine Elif Şafak da dahil olmak üzere tüm ekip toplandık, üzerinde uzun uzun konuştuk, tartıştık. Ve erkek okurlarımızı yılın kitabından mahrum etmemeye karar verdik.
Pembe kapağımızdan vazgeçmiş değiliz. Biz o kapağı çok seviyoruz. Kapak bir kitabın okuyucu üzerinde bıraktığı ilk izlenim. Bu yüzden büyük özen istiyor. Kül rengi kapak fikri de bu özenin bir göstergesi.
İsteyen herkesin gönül rahatlığıyla, üzerinde hiçbir baskı hissetmeden okuyabilmesi için artık “Aşk”, kül rengi kapağıyla da raflarda yerini alıyor. Pembeyle kül rengi yan yana, kadın ya da erkek okurlarını bekliyor olacak. İsteyen pembenin cazibesine kapılsın, isteyen kül renginin ağırlığını yeğlesin, önemli olan bol bol kitap okunsun.
Milliyet
28.6.2009