Uluslararası Yazarlar Birliği nin (PEN) en etkin komitelerinden Hapisteki Yazarlar Komitesi nin 6. Konferansı nın yapılmasıyla İstanbul Armada Otel de başlayan etkinlikler, "Edebiyat ve İfade Özgürlüğü" konulu bir panelle son buldu.
Türkiye PEN Merkezi nin ev sahipliğinde düzenlenen Komite Konferansı nda ifade özgürlüğünün dünyadaki güncel sorunları basına kapalı olarak ele alındı.
26 merkezden 53 yabancı yazarla, Türkiye den 23 yazarın katıldığı konferansta "İfade Özgürlüğünde Yeni Açılımlar", "İfade Özgürlüğü Sorunları", "Yazardan Yazara Destek", "Ortak Eylem ve Kampanyalar", "Sürgün Kentleri", "Medya Stratejileri", "Türkiye de İfade Özgürlüğü" başlıklı konular tartışıldı.
Edebiyat ve İfade Özgürlüğü başlıklı panele konuşması olarak Vedat Türkali, Murathan Mungan ve Elif Şafak katıldı.
Şafak : Toplumun kolektif hafızasında hasar var
Avrupa Birliği üyeliği için 300 den fazla yasal düzenleme gerçekleştirildiğini söyleyen yazar Elif Şafak ise, "TCK tartışmalı olarak ortada kaldı. 301. madde tepemizde bir kılıç gibi duruyor" dedi.
Yazar Şafak, Azınlıkla dair yayımlanan kitaplara yönelik baskılara da işaret ederek, hakkında birçok dava açılan yayıncı Ragıp Zarakolu yu örnek olarak saydı.
Yazarları bekleyen tehlikenin yasal olmadığını, asıl tehlikenin "akıntıya ayak uydurmak" olduğunu dile getiren Şafak, Cumhuriyet ile ulus-devlete geçiş ve askeri darbelerin yarattığı kopuşlara değinerek, gelinen noktada toplumun kolektif hafızasında hasar bulunduğunu belirtti.
Bunun sonucu olarak toplumun yaşadığı meraksızlığa da değinen Şafak, edebiyatın bu merakı yeniden sağlamanın önemli bir aracı olduğunu ifade etti.
"İnsan ve toplumun hafızası olmak zorunda" diyen Şafak, yalnızlık korkusu ve cemaat kültürünün, sadece İslam da değil, Türkiye Solu nda da bulunduğunu söyledi.
"Babaperest bir toplumda yaşıyoruz"
"Adacıkları halinde yaşıyoruz. Birikimler bir cemaatten bir diğerine akamıyor" diyen Şafak, edebiyat ve yazmanın bir cemaati olamayacağını belirterek, "Çünkü yazar zaten yalnızdır ve de bundan korkmaz" diye konuştu.
Türkiye nin babaperest bir toplum olduğunu aktaran Şafak, toplumun birçok alanında adeta bir baba arayışı yaşandığını, baba seven bir kültürel yapısının göze çarptığını kaydetti.
7 Mart 2006, bianet
|