. : Duyurular :  Elif Şafak resmi web sitesi: http://www.elifsafak.com.tr / Elif Şafak’ın twitter adresi: http://twitter.com/Elif_Safak / Facebook: http://www.facebook.com/Elif.Shafak
    Elif Şafak´la yeni kitabı ´Şemspare´yi konuştuk. Şafak, yeni bir romana başlamanın sancıları içinde sorularımızı yanıtladı. ´Bence bir Türk yazarın hiç ama hiç politikayla ilgilenmemek...Devamı >>

  Elif Şafak´ın mart başında çıkan yeni romanı "Aşk" kısa sürede en çok okunanlar arasındaki yerini aldı. Şafak önceki romanlarında olduğu gibi yine toplumsal kuralların, geleneklerin, gö...Devamı >>


Röportajlar
“Birlikte sahneye çıkıp aşkı anlatacağız”

 

Yazar Elif Şafak ile neyzen Mercan Dede birlikte Almanya ve Belçika’da konser verecek. Elif Şafak “Aşk” adlı romanından bölümler okuyacak, Mercan Dede ise neyiyle ona eşlik edecek

 

Müzisyen Mercan Dede ile yazar Elif Şafak aynı sahneyi paylaşacak; 19 Haziran’da Almanya’nın Essen, 25 Haziran’da da Belçika’nın Brüksel kentinde konser verecekler. “Kültür Köprüleri” programı çerçevesinde Goethe Enstitüsü’nün“Avrupa Edebiyatı Türkiye’de, Türkiye Edebiyatı Avrupa’da” adlı proje kapsamında düzenlenen konserde Elif Şafak “Aşk” adlı romanından bölümler okurken, Mercan Dede de neyiyle Şafak’a eşlik edecek. İki yıldır bu konser üzerinde çalıştıklarını söyleyen Mercan Dede, “Bunca emekten sonra sadece Avrupa’da sahneye çıkmaya gönlüm razı olmaz. Türkiye’de konser vermek isteriz” diyor.

 

Dostluğunuz çok eski yıllara dayanıyor...

Mercan Dede: Evet. Hatta “Bit Palas” adlı kitabı henüz basılmamıştı. Bir arkadaş çevresinde tanıştık. Elif bir dosya halinde kitabı bana verip “Bir bakar mısın? Yeni kitabım” demişti. Çok beğenmiştim. Ben “Senin kitaplarını okuyorum” dedim, o da “Müziğini çok beğeniyorum” dedi. Böyle başladı arkadaşlığımız. Hayata bakışımız, duruşumuz, sanata bakışımız aynıydı. Bütün kitaplarını da okudum. Özellikle de sanatına büyük bir aşk ve saygıyla yaklaşması en önemli ortak noktamız. Ayrıca birbirimizi dinlemeyi biliyoruz. “800” adlı albümümde de Elif’e bu dostluğu ve desteği için teşekkür etmiştim. “800”ün yapımında da hep yanımdaydı.

Elif Şafak: “Bit Palas”ı yazdığım dönemlerden, yani ilk romanımdan bugüne tanışıyoruz. Kendisinin şarkılarını, albümlerini her zaman dinlerim, seve seve, takdirle, sevgiyle. İki ayrı sanat dalını buluşturmanın heyecanı da var. Aklımda böyle bir işbirliği vardı. Sevdiğim ve ruhdaşım olarak gördüğüm bir sanatçı ile ortak eserler üretmek çok güzel. Kalpten kalbe kurulmuş bir bağ.

 

“Samimi olsun diye konser öncesi prova yapmam”

 

Bu sahneye ilk çıkışınız mı?

Elif Ş.: Daha önce yurtdışında çeşitli programlarda yer aldım. Yabancı müzisyenlerle bir araya geldim, sahnede romanlarımdan parçalar okudum. Tabii bu çok daha özel. Ayrı bir heyecan, ayrı bir güzellik. “Aşk”tan bölümler okuyacağım. Romanda 13’üncü yüzyıl hayatını anlattığım kısımlardan seçmeler hazırladım; aşk, hüzün, mutluluk, yalnızlık ve coşku üzerine bölümler. Şems-i Tebriz’i ve Mevlana’nın sesini elimden geldiğince güzel yansıtmak istiyorum.

 

Mercan D.: “Mercan Dede Ensemble” adlı grubumuzla sahneye çıkacağız. Semazenlerimiz, özel dekorumuz ve ışıklandırma olacak. Dekorasyon, tasarım, kurgu, müzik, besteler bana ait. Yeni eserlere de yer vereceğiz. Kostüm olarak herkes istediğini giyecek. Diğer ayrıntılar sürpriz. Konserde aşkı anlatacağız. Ancak hiçbir konser öncesi prova yapmam. Çünkü herkesin samimi olmasını, içinden geleni yapmasını isterim. Seyirci konsere geldiğinde, bir müziğin ortaya çıkış sürecini kusuruyla, tüm samimiyetiyle görmesini isterim.

 

Mercan Dede:

“Plastik su borusundan yaptığım aletle ney çalmayı öğrendim”

Ney merakı nasıl başladı?

Bursalıyım. 5 yaşındayken annemle dolmuşa bindim. Cızırtılı radyodan bir ses geldi. “Anne bu nedir?” dedim. “Ney” dedi. Bu ses beni çok etkilemişti. 7-8 yaşındayken de Bursa Atatürk Kapalı Spor Salonu’nda semazenler gösteri yapmıştı. Bana meleklerle uzaylılar arasında yaratıklar gibi geldiler. Onları seyrederken büyülendiğimi hatırlıyorum. 1984’te Basın-Yayın Bölümü’nde okumak için İstanbul’a geldiğimde Maçka’da yürürken bir ney sesi duydum. Meğer İTÜ Devlet Konservatuarı’ymış önünden geçtiğim bina. Ses oradan geliyormuş.

 

Neden konservatuarda okumadınız?

İmkanlarımız kısıtlıydı çünkü. Paramız pulumuz yoktu. Vezneciler’de bir müzik dükkanında bir ney gördüm. Yerden bir gazete aldım, camın üzerine koyup neyin üzerindeki delikleri bir kalemle yaklaşık olarak gazetenin üzerinde işaretledim. Sonra bir hırdavatçıdan 25 kuruşa plastik bir su borusu kestirdim. Üzerine delikler açtım ve kendime bir ney yaptım. Ney çalmayı kendi kendime öğrendim. Bu ney hâlâ evde duruyor. Bu benim en değerli neyim.

 

Mercan Dede: “Aşkın yanına ‘acı’ değil, ‘âşık’ yakışır”

Müzik dışında nelerle ilgileniyorsunuz?

İki kitap projem var. Çok kötü bir yazar olduğum halde kelimeleri çok sevdiğim için yazmaya karar verdim. Figüratif resimler yapmayı seviyorum. Hiçbir resmimin adı yok. Çünkü isimden çok, insanların ona bakınca ne gördükleri önemli. 

 

Hiç çok âşık olup bu yüzden acı çektiniz mi?

Biz egomuz yüzünden acı çekiyoruz. Aşkın yanına acıyı yakıştırmıyorum ben.

Ne yakışır aşkın yanına?

Âşık yakışır.

 

Bade Gürleyen

13 Haziran 2010

Milliyet Pazar

 

 

İzlenme : 3858
Geri Dönmek İçin Tıklayın
www.elifsafak.com.tr      :                                                         © 2006 - 2024 www.elifsafak.us