Türkiye’yi, renkli sürprizlerle dolu bir hikâye kitabına benzeten Elif Şafak, son romanının çalışmaları için uzun zamandır Londra’da. Siyah Süt isimli kitabının ABD baskısının kapağındaki ‘harem’ kelimesinden rahatsızlık duymadığını söyleyen yazar, “Ben alışıldık harem kavramını tersyüz ediyorum.” diyor.
Elif Şafak epeydir Londra’da. Bazı günler sırf yürüyor ve düşünüyor, bazı günler kapanıp yazıyor, bazı günlerse tüm zamanını çocuklarına ayırıyor. Bazen şimdide yaşıyor, bazen 1970’lerin Londra’sında. Çünkü üç çocuklu bir göçmen ailenin seyrüseferini anlattığı son romanının bir kısmı 70’lerin Londra’sında geçiyor. “Renkli sürprizlerle dolu bir hikâye kitabı” diye tanımladığı memleketi onu, köşe yazılarından ve hakkındaki gazete haberlerinden izliyor. Bir de verdiği nadir söyleşilerden…
Jülide Karahan
Guardian Gazetesi’nin web sitesinde edebiyat, kültür ve kadınlık ekseninde makaleler yazmaya başladınız. Teklif nasıl yapıldı?
Yazıların içeriğiyle ilgili herhangi bir talep geldi mi? Teklif Guardian editörlerinden geldi. Web siteleri için Avrupa’nın farklı köşelerinden sekiz ayrı yazar ve düşünür seçtiler. Bunların arasında son derece ilginç bulduğum Slavoj Zizek de var. Ben de düşündükleri o isimlerden biriydim. Teklifi getirdiklerinde seçeceğim konular ve stilim konusunda tamamen esnek davrandılar. Fikren ve kalben yakın bulduğum için teklifi kabul ettim.
infomag
|