Joe Strummer ın ölüm haberi yayılırken, işin en buruk kısmı, yeni yıl alışveriş selinde The Clash ın albüm satışlarının katlanmasının beklenmesi
Noel e iki gün kala, süpermarketler arı kovanı Amerika da. Genellikle "asansör müziği" yayarak rahat ve huzurlu bir alışveriş ortamı sağlayan hoparlörlerden, süpermarket çalışanlarının sırayla ve birbirinden detone okudukları yeni yıl mesajları ve şarkılar duyuluyor bugünlerde. Sabah saat 11.00 civarı, balık reyonunun emektar görevlisi, üzerinde önlük, elinde mikrofonla yapıyor açılışı. Onun titrek sesi hoparlörlerden Noel şarkıları yayarken, hıncahınç reyonlarda, harıl harıl sepetini, arabasını dolduruyor müşteriler. Her şey onların alışverişlerini mutlu mutlu yapıp, mutluluklarını alışveriş üstüne kurabilmeleri için. Alan memnun, veren memnun, satan daha da memnun, kazanan ise tüketim toplumu ve özü gereği, bir tek o memnun değil. Öğleden sonra 13.30. Joe Strummer ın ölüm haberi yayılıyor internet üzerinden.
"Süpermarkette kayboldum/ artık alışveriş yapamıyorum mutlu mesut."
Üst düzey bir İngiliz diplomatının oğlu olduğu halde kendi yolunu işçi sınıfından yana çizen, 24 yaşında Notting Hill Karnavalı nda ortalığı birbirine katıp, güvenlik görevlilerini tuğla yağmuruna tutan, ilk başlarda Amerikalı efsanevi folk şarkıcısı Woody Guthrie ye ithafen ismini Woody Mellor olarak değiştiren, daha sonra 101 numaralı işgal evinden esinlenerek Yüzbirler adında bir müzik grubu kuran, en nihayetinde efsanevi, yarı uhrevi, mucizevi The Clash ı vücuda getiren, punk ın havarisi, şarkılarının müziğinde ve sözlerinde her daim çok kültürlülükten ve yıkıcı kozmopolitlikten yana, 1970 ortalarında Batı Londra da hızla yayılan "işgal evleri kültürü"nü had safhada politikleştiren, yoksulluğa ve ırk ayırımına karşı bir hegemonik cephe oluşturmanın gerekliliğine inanan, çok ünlenen, çok etkilenilen ama asla, kat a Sex Pistols kadar reformist-medyatik olmayan, ABD nin dış politikalarına, gösteri toplumunun dayatmalarına ve Bayan Thatcher namlı bir zâtın yeryüzündeki varlığına büsbütün muhalif kalan ve ne önemi varsa, Ankara doğumlu olan, Joe Strummer kalp krizi geçirerek öldü.
Nazik, uygar punk
Yaptığı her şey takdire şayan değildi; bilhassa ömrünün son demlerinde politik tavrının, tıpkı müziği gibi hayli tavsayıp pörsüdüğü öne sürüldü. Bu arada nezaket kalıplarına olan düşkünlüğünü elitistdiplomat kökenine bağlayanlar da oldu. Ne de olsa Strummer pek çoklarının sinirine dokunacak raddede "nazik, rafine, uygar bir punk" idi.
"Bilhassa ABD de punk ın aldığı biçimi hayretle izliyorum" dedi 90 larda yapılan bir söyleşide. "Bu gençler punk ı sonsuz kabalık ve küstahlık ehliyeti olarak görüyorlar. Bundan hoşlandığımı sanmıyorum."
Strummer için adabımaşeret başından beri önemliydi aslında. 1970 lerde, çalıştığı kurum ve işlerde, temizlikçi kadınların arkasından fısıldaştığını
anlatacaktı yıllar sonra bir başka söyleşisinde. "Çünkü ben onlar geçerken kapıları tutup, yol veriyordum." Konserlerinde tuğlalar yağdırıp, dilini ve müziğini bileylediği hâlde, çıkışta "cicibey"liğinden ödün vermiyordu gene. "İnsanlığa saygınız, güveniniz, sevginiz kalmadığında da insana saygıda kusur etmeyiniz" dercesine... Joe Strummer ın ölüm haberi yayılırken Noel arifesinde, belki de işin en buruk kısmı, bu vesileyle The Clash ın eski albüm satışlarının da katlanması bekleniyor yeniyıl alışverişi selinde.
29-12-2002