. : Duyurular :  Elif Şafak resmi web sitesi: http://www.elifsafak.com.tr / Elif Şafak’ın twitter adresi: http://twitter.com/Elif_Safak / Facebook: http://www.facebook.com/Elif.Shafak
    Elif Şafak´la yeni kitabı ´Şemspare´yi konuştuk. Şafak, yeni bir romana başlamanın sancıları içinde sorularımızı yanıtladı. ´Bence bir Türk yazarın hiç ama hiç politikayla ilgilenmemek...Devamı >>

  Elif Şafak´ın mart başında çıkan yeni romanı "Aşk" kısa sürede en çok okunanlar arasındaki yerini aldı. Şafak önceki romanlarında olduğu gibi yine toplumsal kuralların, geleneklerin, gö...Devamı >>



Yazılar
Başkalarının acısı

Devasa bir gözdür toplum hiç kapanmayan, gözkapaksız sabit bir bakış. Seyretmeyi sever daima. Bilhassa iki macerayı: aşağıdakilerin yükselişini ve yüksektekilerin düşüşünü. İste bugünlerde nice Amerikalı uzun zamandır yükselişini izledikleri, hatta kendilerine örnek aldıkları bir kadının sıkıştığı cenderede debelenmesini seyrediyor, bazıları hafiften tepki duyarak hadiselerin yansıtılışına, niceleri de bastırmaya dahi gerek durmadıkları bir keyif alarak.

Kadının ismi Martha Stewart. Nam-ı diğer “şık hayatlar ecesi”. Stewart 1982 senesinde yayınladığı ilk kitabıyla, Amerikan kadınlarına “nasıl yaşamaları gerektiğini anlatarak” başlıyor zirveye tırmanmaya. Ev nasıl döşenilir, hangi renkler hangi renklerle uyumludur, perdelerinizi filanca kumaştan seçerseniz masa örtünüz hangi kumaştan olmalıdır, en görkemli düğün törenleri nasıl yapılır ya da şık bir akşam yemeği nasıl hazırlanır, davetlerde ne giyilir? Basit meseleleri allayıp pullayıp satmasıyla ünleniyor ve nasıl kör satıcının kör alıcısı olursa, hırslı satıcının da hırslı alıcıları olmalı ki başlıyor yükselmeye. Kısa zamanda Martha Stewart adab-ı muaşeretin, inceliğin, zarafetin simgesi haline geliyor ve daha da önemlisi orta sınıf kadınların da bunlara ulaşabileceğinin, yani bir nevi sınıf atlamadan sınıf atlamış görünmenin reçetesini sunuyor. Martha Stewart takip eden seneler boyunca tavsiye ettiği ürünleri bizzat üretmeye başlayarak muazzam bir ticari atağa kalkıyor. Havlular, tabaklar, peçeteler, yastık kılıfları... En büyük hipermarketlerden en ücra kasaba dükkanlarına kadar Stewart ürünlerini bulmak mümkün her yerde. Tüm bu metalara kitaplar, dergiler, bir de televizyon şovu eşlik ediyor. Martha Stewart artık bir idol. Az parası olanlara kalite, özgüven eksikliği çekenlere bir nevi “aristokratik kalite” vaat ediyor. Connecticut’taki evinden yemek pişirme, bahçe süsleme, el işleri nasihatleri vererek milyonlarca kadına, milyonlarca dolar kazanıyor Stewart. Yükseldikçe hayranları da artıyor, düşüşünü görmek için can atanların sayısı da.

2002 Haziranı Martha Stewart için dönüm noktası. Bir ilaç şirketinin borsadaki hisselerinin düşmesinden tam bir gün evvel elindeki tüm hisseleri satmasıyla başlıyor skandal. Stewart bu hisselerin kaybedeceğini nasıl biliyordu? Bu bilgiyi ona kim uçurdu? Zincirleme başlıyor sorgu. Şimdi Amerika’da bütün kadın dergileri, çok değil daha birkaç ay evvel öncesine kadar “rüya hayatların pazarlamacısı” olarak tanıtılan bu aynı anda ev-ve-iş kadınının çöküşünden haberler veriyor. Marketler ürünlerini çekiyorlar, Stewart yargıya havale ediliyor.

Beni ilgilendiren bu sistemden gani gani nasiplenen Stewart değil. Ne de masum olduğunu iddia etmesi. Beni esas ilgilendiren insanların Stewart hadisesinde takındığı tavır baştan sona. Bir tarafta insanları öve öve göklere çıkarma, fetişleştirme, yüceltme eğilimi, bir tarafa nefret etmenin, başkalarının acısından zevk almanın sürekliliği. Ve bir de bakmışsınız ne kadar ince, incecik bir sınır var arada. Dün aynı insana hayran olanlar, bugünün en ateşli hasımları kesilmiş, nefret saçıyor ağızları.

Önce liderleştiriyoruz insanları, abartıyoruz kafamızda, sonra keyifle izliyoruz uzaktan, ekranlardan, zaten hiç mi hiç yakınlaşamadığımız varlıklarının sararıp solduğunu görmeyi. Bu zaman zarfında harcanan sadece isimler oluyor, o isimlerin yerini yenileri alıyor çarçabuk. Martha Stewart’tan sonra bir başka kadın yükselecek benzer şekilde. Belki de Stewart’ın kendisi yeni bir maske-yüzle zuhur edecek mahkemeler bitince. Her halükarda yeni bir kahraman dolduracak boşluğu. Çıkıp televizyon ekranlarından hangi et yemeğinin hangi sosla servis edileceğinin inceliklerini anlatacak, sonra o sosu pazarlayıp seri üretime geçecek, sonra kârlarıyla borsada yükselerek adım adım esir ve meftun edecek hayranlarını, vaatler verecek tekdüze hayatların renkleneceğine dair. Amerikan orta sınıf ev hanımlarının çoğu kapılacak bu dalgaya, daha üst sınıfsa küçümsemeye devam edecek, alt sınıfın zaten derdi başından aşkın umursamayacak fazla. Ama işte çok geçmeden o kadın kahraman da harcanacak. Tüketim toplumu bir arena gösterisi. Bekliyoruz arslanları parçalasınlar diye medya idollerini. Bir taraftan meşhur olmak için çırpınan, bir taraftan da her türlü şöhretin soluşunu keyifle izleyen bir arena toplum hiç kapanmayan bir göz şeklinde …

22.02.2004

İzlenme : 3450
Geri Dönmek İçin Tıklayın
www.elifsafak.com.tr      :                                                         © 2006 - 2024 www.elifsafak.us